Japon Anarşist Şair Sadako Kurihara’nın Biyografisi

Posted: July 12th, 2020 | Author: | Filed under: Anarşi, Anarşist Tarih, Çeviri | Comments Off on Japon Anarşist Şair Sadako Kurihara’nın Biyografisi

 

 

Sadako Kurihara (1913-2005)-Çeviri: Maviot

Anarşist şair Sadako Kurihara’nın kısa biyografisi

Sadako Kurihara, Hiroşima’da Sadako Doi adıyla 4 Mart 1913’te doğdu. Çiftçi bir ailenin ikinci kızıydı.
13 yaşında daha çok tanka (genelde 5 dize 31 heceden oluşan şiir) formunda şiir yazmaya başladı.
17 yaşından itibaren Kabe Lise’sinde eğitimine devam etmiş ve orada tanka ile Batı stilinde şiirler
yazmaya başlamıştır.

1931’de Hiroşima’ya döndüğünde 25 yaşındaki anarşist Tadaichi Kurihara ile tanışmış ve birbirlerine
tutkulu bir şekilde aşık olmuşlardı. Tadaichi,Tokyo’da anarşist hareketin içindeydi ama 1923’teki
büyük Kanto depreminden sonra Hiroşima’ya kaçmıştı. Sadako, Tadaichi’nin anarşist fikirlerini
paylaşıyordu. Sadako, Tadaichi ile önce Matsuyama’ya sonra da paraları bitene kadar kısa bir süre kaldıkları
Shikoku’ya kaçmıştı. Paraları bitince Hiroşima’ya dönmek zorunda kalmışlardı. Sadako’nun ailesi
başından beri ilişkilerine karşıydı. Onlar da 26 Aralık 1934’te gizlice evlendiler. 1932’den 1937’yekadar oradan oraya savrularak serseri bir hayat tarzı sürdüler. Osaka, Tokushima ve Matsuyama’da parasız bir halde geçici işlerde çalışarak ve sürekli polislerle bir kovalamaca içinde arkadaşlarının ve yoldaşlarının evlerinde yaşadılar. 1932’de Sadako ilk çocuklarını doğurdu. Fakat çocuk 2 sene sonra yeterli beslenememekten hayatını kaybetti. 1935’te ikinci kızları Mariko ve 1939’da üçüncü kızlarıJunko doğdu. Doğumdan sonra Sadako, ailesiyle barıştı.

1930’ların sonunda çift Hiroşima’da ev eşyaları satan bir dükkân işletmeye başladı. Tadaichi, 1940’ın
Temmuz ayında askere alındı ve Şangay’da görev yaptı. Burada Japon ordusunun vahşetine tanık oldu. Döndüğünde beriberi hastalığına yakalanmıştı. Bir gün otobüste giderken tanık olduğu vahşetler hakkında sinirli bir şekilde konuşurken gözaltına alındı. 15 yıl boyunca savaş bitene kadar ikisinin de eserlerini yayınlamasına izin verilmedi. Sadako, 1941’de savaş karşıtı şiirler yazmaya başladı. Bu baskı dönemi boyunca Kropotkin’in “Ekmeğin Fethi”, “Gençliğe Çağrı” ve “Tarlalar, Fabrikalar ve Atölyeler’in kendilerinde bulunan kopyalarını saklamak zorunda kaldılar. Hiroşima’da 200 bin insanın ölümüne yol açan atom bombası infilak ettiğinde Sadako, patlamanın merkezinden 4 km kuzeydeydi ve korkunç şeylere tanık oldu.

Japon proleter edebiyat hareketinin öncülerinden Tamiki Hosoda ve bir Hiroşima sakini bombanın düşüşünden üç gün sonra çifti ziyaret etti. Hosoda, Tolstoy’dan son derece etkilenmiş olup eserlerinde anti-militarist temalara yer vermiştir. Savaş döneminde imparatorluk yanlısı şiirler yayınlayan anarşist kadın şair Takamure Itsue’nin aksine, o da Kuriharalar gibi fikirlerini 15 yıllık baskı döneminde sürdürmekteydi. Sohbetlerinde kültürel bir yenilenmeye ihtiyaç olduğu kanaatine vardılar. Bunun sonucunda Chugoku Bunmei Renmei (Chugoku Kültür Derneği) kuruldu ve dergileri Chugoku Shimbun Mart 1946’da yayınlanmaya başladı. İşgalci Amerikan kuvvetlerinin sıkı düzenlemelerine
rağmen dergi çıktı. İlk sayıları Atom Bombası Üstüne Özel Sayı alt başlığı ile yayınlandı. Böylece Japonya’da Hiroşima bombası ilk kez edebi açıdan işlendi. O dönem açısından cesur bir hareketti. Sadako, derginin edebiyat bölümüne ağırlık verdi. Çünkü yaratıcılık ile toplumsal hareketlerin birbirinden ayrılmaz bir şekilde iç içe geçtiğine inanıyordu. Çok geçmeden Amerikan kuvvetleri Chugoku Shimbun’a karşı harekete geçti. Tadaichi, Karşı-
Casusluk Kurulu’nun Sivil İstihbarat Dairesi çalışanları tarafından –bu kurul ve alt bölümleri Amerikan
ordusu bünyesinde gizli polis olarak görev yapıyordu- Kurashiki şehrinde sert bir sorgulamaya tabi tutulmuştu. Atom bombasının insanlık karşıtı doğasını çokça vurgulayarak Amerikan ordusunun işgal planına engel olmakla suçlanıyordu.

İlk sayıda Sadako’nun en meşhur şiirlerinden Umashimenkana, (Yeni Yaşamı Doğurmak) yer almaktadır. Şiirde atom bombasının düşüşünden hemen sonra bir bebeğin doğumuna yardım eden ölmekte olan bir ebenin anlatısı vardır. Sadako, gerçeğe dayalı bu olaya Sendamachi’deki bir postanenin altındaki sığınakta tanık olmuştur. Gerçekte ebe hayatta kalmış ve sonradan doğurttuğu çocukla bir araya gelmiştir. Kısa bir süre sonra Sadako, ilk şiir kitabı olan Kuroi Tamago’yu (Kara Yumurta) çıkardı. Kitabın ismindeki karayı anarşist bayrağın rengine, yumurtayı da kolayca çatlamayacak yeni bir dünyaya ithafen koymuştur. Fakat bu yayının da Amerikan kuvvetleriyle başı belaya girdi. Kitaptan 11 tanka ve 3 şiiri çıkarttırdılar. Kitap, Sadako’nun savaş yıllarında yazılmış savaş karşıtı birçok şiirini içermektedir.

Kuriharalar Japon Anarşist Federasyonu’nun Mayıs 1946’da yeniden kurulmasına yardım ettiler. Japon Anarşist Federasyonu’nun yerel konsey üyesi olarak 1949’da Fransız Anarşist Federasyonu’na yazdığı mektupta Sadako, Chugoku Shimbun’un adını Özgürlük olarak değiştirip federasyonun yayını haline getirdiklerini ve dahası Hiroshima Heimin Shimbun adında yerel bir anarşist gazetenin yayınlandığını söylemiştir. Ancak anarko-sendikalistler ile anarko-komünistler arasındaki zıtlaşmalar yüzünden federasyon dağıldı. Tadaichi ise görüldüğü üzere anarşistlikten vazgeçmiş, Nisan 1951’de yerel şehir meclis üyesi olarak ve Nisan 1955 ile takip eden üç dönem boyunca daha Sosyalist Parti’nin adayı olarak Hiroşima vilayetinden seçilmiştir.

Sadako, savaş karşıtlığı propagandasına devam etmiş ve 1969’da “Atom ve Hidrojen Bombalarına karşı Hiroşimalı Anneler Grubu”nu kurmuştur. Ayrıca Hiroşima bombalamasına dair şiir antolojisi de çıkarmıştır. Hiroşima’da 1970’te beş sayı sürmüş “Akarsular” adında bir dergi çıkarmıştır. 90’larda da Hiroşima bombalamasına dair yayınlar çıkarmaya devam etmiştir. Bir enternasyonalist olarak Hiroşima bombalamasında ölen binlerce Koreliyi de unutmayarak şiirlerinde ve yazılarında yer vermiştir. Sık sık birçok savaş karşıtı eyleme ve greve katılmış ve aşırı sağ-muhafazakâr kesimden aldığı tehdit telefonları gözünü korkutamamıştır.6 Mart 2005’te ölümcül bir hastalıktan evinde vefat etmiştir.

Nick Heath

 

Yeni Yaşamı Doğuralım

[Atom Bombasının Söylenmemiş Öyküsü]

Geceydi, yanmış yıkılmış bir binanın bodrumunda.
Atom bombasının kurbanları
karanlık odaya doluştu.
Karanlıktı, tek bir mum bile yoktu.
Taze kan kokusu, ölümün pis kokusu,
ter kokan insanlar, iniltiler-
Bunların dışında,
içeriden mucizevi bir ses geldi:
“Bebek geliyor!”
Bu cehennemin dibindeki bodrumda, tam o anda,
genç bir kadın doğum yapmaktaydı.
Ne yapacaklardı
karanlığı aydınlatmak için?
Tek bir kibritleri bile yoktu.
Kendi acılarını unutup kadın için birlik oldular.
Az önceye kadar acı içinde inleyen bir kadın konuştu:
“Ben ebeyim; bırakın doğuma yardım edeyim.”
Ve böylece, o karanlık, cehennemvari çukurda,
yeni bir hayat doğdu.
Ve böylece, gün ağarmadan, üstü kana bulanmış halde
ebe öldü.
Yeni yaşamı doğuralım!
Kendi hayatımız pahasına bile olsa.
Yeni yaşamı doğuralım!

[Ağustos 1945]

Kaynak: http://libcom.org/history/sadako-kurihara-1913-2005